Şifa
Enerjileri ve Kirlian Tespitleri
Kirlian fotoğraf
tekniğiyle şifacılar üzerinde, test şartları altında yapılan denemeler
göstermiş bulunmaktadır ki, gerek yakın şifa sırasında, gerekse uzaktan ruhsal
şifa sırasında, şifacı medyumun aurasında meydana gelen değişiklikler aynı
olmaktadır. Bu konuyla ilgili araştırmaların sonuçları ilk olarak "Psikoenerjetik
Sistemler" isimli dergide yayımlanmış bulunmaktadır. Söz konusu dergide
çıkan makaleye göre; yapılan araştırmalar, "New York Duyular Ötesi
Araştırmalar Kurumu" tarafından yürütülmüş ve süje olarak Maria Janis
Cooper (Babası Gary Cooper) kullanılmıştır. Üstüste yapılan 12 deneme sonucu
tespil edilen şifacı medyumun Kirlian Fotoğrafları, bir kısmı da renkli olmak
üzere, yorumlanmış ve araştırıcıların dikkatlerine sunulmuştur. Bir kısmı renkli
olarak çekilmiş bulunan bu fotoğraflarda, şifadan önceki ve sonraki
değişiklikler arasındaki farklar açık olarak belli olmaktadır.
Ayrıca yukarıda adı
geçen yayın organında Kirlian Fotoğrafçılığının öncüleri olan (Rusya
Kazakistan, Alma-Ata'dan) Semyon ve Valentina Kirlian'ın dolu dolu 4 sayfalık
makaleleri de yayımlanmıştır. Kirlianlar'ın makalesine göre; fotoğraf çekiminde
renkli film kullanıldığı zaman, insan cildinin farklı farklı gölgeleri elde
edilmektedir. Genellikle iç kısımlar mavi ve dışa doğru bu mavilik yeşile doğru
açılır. İnsanın heyecansal durumlarına ya da heyecanlarındaki değişikliklere
paralel olarak bu renklerde de değişmeler olmaktadır. Ciltten intişar eden
renkler arasında belli başlıları şunlar olmaktadır: Mavi, eflatun, sarı, açık mor,
gri ve turuncu.
Şifacıların,
Hastaya Aktardıkları Enerjiler
Rus şifacılarından
Alexei Krivorotov'un (oğulları mühendis Victor ve fizisyen Vladimir ile
birlikte) biyo enerji tedavisi konusunda yayımlanan bir makalesinde, şifacı
medyumdan hastaya enerji nakli konusu üzerinde daha ayrıntılı olarak
durulmaktadır. Bilindiği gibi, söz konusu enerji nakli sırasında hastalar,
genellikle hafif bir ürperme hissederler. Bazı durumlarda şifacı (kendisine
söylenmeden) arızalı organın hangisi olduğunu hisseder. Sanki cilt
titreşmektedir. Tedavi sırasında kalp atışlarının (hastanın) şifacı
medyumunkilerle şifa süresince aynı tempoda olduğu vakalar da tespit
edilmiştir.
Yukarıda adı
geçen yayın organının editörü olan (ve aynı zamanda bu konunun
araştırıcılarından olan) Stanley Krippner, Kirlian metoduyla ilgili
olarak;
", Bu metod, psikosomatik hastalıkların
önceden teşhisi ve tedavileri konusunda yararlı bir vasıta olarak kullanılabilir"," demektedir.
Bunlardan başka bu
konuda Moskova'nın tanınmış araştırıcılarından Victor Adamenko'nun, Alla
Vinogradova isimli psikokinezi medyumuyla birlikte yürüte gelmekte olduğu
çalışmalar da başka bir makalede anlatılmaktadır. Söz konusu denemelerde, V.
Adamenko'nun yazdığına göre, Bayan A. Vinogradova bir ping-pong topunu uzaktan hareket
ettirebilimektedir.
.
Los Angeles
Times'da "Dünyanın Dikkati Ruhsal İlaca Çevrilmiş
Bulunuyor" başlığı altında yayımlanan uzun makalede,
Spiritüalistlerce yıllardan beri bilinen gerçeklerin, bilim tarafından yeni
yeni ispatlanmaya başlandığı belirtilmiştir.
Gazetenin tıp
yazarı Harry Nelson, California Nöropsikiyatri Enstitüsünde şifacı medyumların
parmaklarının uçlarından çıkan esrarengiz ışıkların fotoğratlarının çekilmekte
olduğunu söylemiştir. California, Stanford Universitesinden bir bilim adamı,
bunun, "şimdiye kadar tespit edilmemiş olan yeni bir tip
enerji" olduğunu söylemiştir.
H. Nelson,
makalesinde, ruhsal cerrahinin bazılarının düşündükleri gibi sahte bir
şeyolmayacağını açıkça ifade etmiştir. Kendi ifadesine göre; Amerikalı psikolog
Dr. Thelma Moss ile böbrek uzmanı Dr. Marshall Barshay, şifacı kimselerin şifa
kudretleri üzerinde araştırmalar yapmaktadırlar. Bu çalışmalardan şimdilik
çıkan sonuçlara göre; araştırmacılar, şifacıların vücutlarında, hastalara
aktarılabilen bir çeşit "elektriksel" gücün bulunduğu kanısına varmış
bulunmaktadırlar. Onların görüşlerine göre; sıhhat, enerji güçlerinin belirli
bir dengede bulunmasıyla ilgilidir, Hastalıklar bu güçlerin bozulmasıyla ortaya
çıkmaktadırlar. İşte, ruhsal şifacının yaptığı veya yapacağı, bu dengesi
bozulmuş güçleri normal hale getirmekten ibarettir ve bunu başardığı zaman
zaten hasta şifaya kavuşmaktadır. Zayıflamış bir bataryayı tekrardan şarjetmek
gibi bir şey ...
Dr. Thelma
Moss ve Şifacıların Etüdleri Çalışmaları
Ruhsal fenomen
üzerine otorite olarak kabul edilen Dr. Moss, 1971 'de, Rusya Kazak
Üniversitesindeki Dr. V.I. Inyushin'in laboratuvarını gezmiştir. Bu doktor,
"Kirlian Metodunun" öncülerinden biridir. Bu metodla yapılan
araştırmalarda herhangi bir kamera ya da mercek sistemi kullanılmamaktadır.
Fotoğrafı çekilecek obje, bir film parçası üzerine konur ve kesik kesik
elektrik deşarjına maruz bırakılır. Bu yolla elde edilen fotoğraflar, çoğu
zaman son derece şaşırtıcı olmaktadır. Cansız maddelerin bile köşelerinde
renkli koronalar (taç) tespit edilmiştir.
Bazen yaprakların
iç yapıları ile ışıklı izlere de rastlanır. Dr. Moss'a göre bu ışıklı izler,
(kalıplar) yapraklarda bir türden, diğer bir türe değişmemektedir. H. Nelson'un
makalesinde bu fotoğraflarla ilgili olarak üç yaprağın resmi de yayımlanmıştı.
Bunlardan birincisi, normal bir yaprak. İkincisinde aynı yapraktan küçük bir
parça koparılmış (ortası delik). Üçüncüsü de yaprağın, bir şitacı medyum
tarafından pas yapılmış hali görülüyor ve delik
kaybolmuş.
Dr. Moss,
şifacıların parmak uçlarından çıkan bu ışımaların fotoğraflarını çekmekte adeta
uzmanlaşmış bulunmaktadır. KirIian metoduyla çekilen fotoğraflarda,
normal ve şitacı kimselerin ellerinden çıkan ışımalar
görülmektedir. Sadece bir farkla: Şifacıların ışımaları diğerlerine nazaran
daha fazla görülmektedir.
Bir şifa
celsesinden sonra Dr. Moss'un ifadesine göre; hastanın vücudu tarafından
yayılan ışıma çoğalmış durumdayken, şifacınınki, bunun aksine
azalmaktadır. "Kuvvetle inanıyorum ki, biz, bu metodla
insanların vücutlarından yayılmakta olan fakat normal gözlerimizle
göremediğimiz bir şeyi görebilir hale getirmiş bulunuyoruz"
demektedir.
Dr. Moss
karşılaştırmalı deneylerinde görmüştür ki, şifacıların koronaları alelade
kimselerinkinden oldukça farklıdır. Bazı Rus araştırıcılar bu koronalara
"biyoplazma" adınıvermiş bulunmaktadırlar ve bunun
duyular dışı idraklerimizle ilgili bulunduğunu tahmin etmektedirler. Yine
belirtildiğine göre; bu biyoplazma sayesinde bazı kimseler kendi arzularıyla
objeleri (dokunmadan) yerlerinden oynatabilmektedirler.
Yeni koparılmış bir
yaprak, bir Kirlian cihazı içine yerleştiriliyor. Elektrik akımı veriliyor
veelde edilen fotoğraf, yaprağın yüzeyi üzerinde soluk, mavimsi bir
ışıma gösteriyor. Bunu taki ben, yaprağa bir kaç kez iğne batırılıyor. Yaprak
anında tepki gösteriyor -yaralanan noktalarda kırmızımsı, hafif bir ışık
beliriyor. Bir süre sonra yaprak solmaya başlıyor ve ışıma
giderek sönüyor. Bir "şifacı" kişi yaklaşıyor; ellerini yaprağın
15-20 cm. kadar yakınına uzatıyor. Bu "şifacı", aslında, yaprağın
ölmekte olan hücrelerine taze güç doldurmaktadır. Bir kaç dakika içinde, ışıyan
parıltı tekrar gözlemlenmeye başlıyor. Yaprak, biyo enerjetik etkiye karşılık
vermektedir.
Dr. Thelma Moss
(Universty of California) yukarıda anlatılan deneyi 1972 yılında
gerçekleştirdi. Kirlian etkisi ile ilgilenmiş olan Bayan Moss, bu tekniği,
canlı sistemler arasında belirli bir mesafe öteden oluşan etkileşimin
araştırılmasında uygulamaya karar vermişti. Özellikle de Rusya, Tbilisi'li
"şifacı" Alexei Krivorotov'un deneysel çalışmaları ile ilgileniyordu.
Dr. Moss, Krivorotov gibi "ellerin teması" ile şifa verebildiklerini
ileri süren başka kişiler de aramış ve bulmuştu.
Böylesine
cüretli iddialar nasıl doğrulanabilir ki? Varsayalım ki, hasta bir kişidaha iyi
bir hale geldiğini belirtsin. "Daha iyi" ve "daha kötü"
şeklindeki değerlendirmeler tamamiyle sübjektiftir. Nihayet, alışılmış klinik
teşhis yöntemleri de tüm objektifliklerine rağmen, karmaşıktırlar ve uzun süre
isterler. İşte, bu noktada yüksek frekans fotoğrafçılığı imdada yetişmiştir.
Newark Mühendislik Koleji'nden Douglas Dean, biyoenerjetik etkiyi etüd etmek
üzere Kirlian tekniğini kullandığında, hem hastadan, hem de şifacıdan
neşrolunan ışımanın renginde ve yoğunluğunda şifa seansı sırasında bariz bir
değişikliğin meydana geldiğini tespit etmiştir.
Yalnız, bir nokta
meçhul kalmaktadır. Şöyle ki; hasta iyileşmeyi ümit ettiğine göre, sözkonusu
yüksek frekans fotoğrafları, sadece, telkin ya da kendi kendine telkin yoluyla
hastanın durumunda meydana gelen değişikliği yansıtıyor olamazlar mı? Işte,
yukarıda anlatılan ve yaprağın üzerindeki insan etkisi ile ilgili olan deney,
bu ihtimalin ortadan kaldırılmasına yöneliktir. Dr. Moss'a göre; bu deney,
şifacının, canlı bir madde üzerinde etkinlik gösteren bir tür enerji yoluyla
iyileştirdiğini doğrulamıştır. Ünlü psikolog Stanley Krippner tarafından
derlenen "Yaşam Galaksileri" (galaxies of Life) adlı antolojide Dr.
Moss şunları söylemektedir:
"Kirlian
Fotoğrafçılığı, insanlar arasında, sözle ifade edilmeyen, görünmeyen ve
muhtemelen elektriki olan vasıtalar sayesinde meydana gelen etkileşimin
gerçekliğini belirleyebilir."
Böylece, güvenilir
şekilde tespit edilen ve açıklanmamış olarak kalan bir gerçek söz konusudur. Bu
"belirli bir tür enerji" nedir. Gerçekten de iyileştirici bir etkisi
var mıdır?
H. Nelson
ve Konuya ilişkin Yorumları
Yukarıda adı geçen
gazetede yayımlanan uzun makalesinde H. Nelson, Stanford Universitesi
doktorlarından William A. Tiller'in, Rusların, "Ruhsal enerjili konusunda
yapmakta oldukları çalışmalarla ilgili bir konuşmasını da anlatmıştır.
Dr. Tiller, bu
konuşmasını bir parapsikologlar toplantısında yapmıştı. Dr. Tiller'in
anlattığına göre; Ruslar çalışmalarından birinde vücut üzerinde bazı hatlar
boyunca elektriksel direncin diğer kısımlara nazaran daha düşük olduğunu
göstermişlerdir. Dr. Tiller bu hatların, Çinlilerin Akupunktur tedavisinde
nazarı dikkate aldıkları "vücut meridyenleri"yle uygunluk arzettiğini
de sözlerine ilave etmiştir. Söz konusu konuşmasında Dr. Tilier, aynı zamanda
Dr. T. Moss'un ruhsal şifacılarla yapmakta olduğu çalışmaları da
anlatmıştır.
Hükümetin metalurji
konusunda danışmanlarından olan Dr. Tilier, yapılan çalışmaların, klasik
bilimin şimdiye kadar bilemediği bir enerji tipini ortaya çıkarmakta olduğunu
söylemektedir. H. Nelson, makalesinin başka bir yerinde de astronot Edgar
Mitchell'den ve çalışmalarından bahsetmiştir. E. Mitchell,
Amerikan Psikiyatri Kurumunun bilimsel toplantılarından birinde bu günkü
bilimin henüz fiziksel kanunların hepsini keşfedememiş olduğunu söylemiştir:
"Bütün tabiatı anlamak için daha bir çoklarının keşfedilmesi
gerekmektedir."
Astronot E.
Mitchell'e göre; fiziki dünyayı açıklamakta kullanılan mevcut teori ve kanunlar
yeterli bulunmamaktadır. Bunlar, insan davranışlarını ve daha
yüksek şuurluluk hallerini açıklamakta yetersizdir. Ruhsal şifa ve ruhsal
cerrahlıkla ilgili daha çok araştırma ve çalışmalar
yapılmalıdır.
Bundan sonra H.
Nelson, makalesinin son kısımlarına doğru 80.000 kadar Amerikalı Universite
öğrencisi tarafından halen uygulanmakta olan ve bilhassa
uyuşturucu madde alışkanlıkları arasında olumlu etkileri görülen Transandantal
Meditasyon'dan ve bu konuda Dr. Herbert Benson'un yapmakta
olduğu çalışmalardan bahsederek satırlarına son vermiştir.
(
Kirlian Fotoğrafçılığı, Bedenlerin Biyoplazmik Eşleri - Bilim Araştırma Merkezi
)
alıntıdır:spiritualizm.com